5 Maddede Karanlık Akış Teorisi!

Galaksi içinde yaşadığımız büyük evimiz…

Bilim insanlarına göre gözlemlenebilir evren tahmini olarak 90 milyar ışık yılı büyüklükte…. Ancak dikkatinizi çekerim sadece gözlemlenebilir evrenden bahsediyoruz ve henüz gözlemlenemeyen evrenin büyüklüğü hakkında hiç bir bilgi yok!

Ancak buna rağmen gözlemlenebilir evrenin, henüz gözlemlenmeyen evrenden, tahmini olarak 250 kat daha büyük olduğu konusunda, bir çok bilim insanı hem fikir… Uzayda yıldız, gezegen toz ve gaz bulutlarının kümeleştiği yerlere galaksi deniyor.

Dünya’mızın da içinde olduğu galaksiye ise Samanyolu deniyor… Bilim insanları 2008 yılında uzak galaksiler hakkında araştırma yapıyordu… Araştırmayı yapanların başında ise Dünya’ca ünlü ve bu konularda sözlerine itimad edilen önemli bir isim vardı. Alexander Kashlinsky….

Uzak galaksilerin hareketlerini gözlemleyen bilim insanı ve beraberinde ki ekip ilginç bir şey keşfetti… Galaksilerin aksiyon alması gereken yön ne olursa olsun hep bir yöne doğru hareket ediyordu ve bunu zorlama ile yapıyorlardı…

Tıpkı bir nehirin akışı gibi sürekli halde bir yöne doğru adeta itiliyorlardı… Karanlık akış teorisine göre gözlemlenebilir evrenin dışında olan başka bir evren muazzam kütlesiyle evrenimizdeki galaksileri kendine doğru çekiyor.

Sonuçta galaksilerin evrenin genişlemesi neticesinde birbirinden toplu uzaklaşması simetrik bir hareket olup galaksilerin toplam hızının evren çapında birbirini sıfırlaması gerekir. Bilim insanları galaksilerin hareketini Sunyaev-Zeldovic etkileriyle ölçer. Örneğin Kashlinsky ve Atrio-Barandela karanlık akışı Kinematik Sunyaev-Zeldovic etkisiyle ölçüler (KSZ)

Evrendeki en uzak galaksilerin derinliğini ölçmek çok ama çok zordur. Biz uzaktan bakınca yan yana duran iki galaksiden biri diğerinin 1 milyar ışık yılı arkasında olabilir.

Yani daha açık olarak bir örnekle anlatacak olursak galaksiler inatla sola gitmek istiyor ama bilinmeyen bir güç onları sağa doğru yönlendiriyordu… Galaksilerin ısrarla tek bir yöne gönderilmesi şaşkınlık yarattı… Bu olay ilk defa gözlemleniyordu Alexander Kashlnisky ve ekibi bu ilginç olaya Karanlık Akış Teorisi adını verdi. Kozmik enflasyon teorisine göre uzay karanlık enerji nedeniyle sürekli genişliyordu zaten ancak bu yeni teoriye göre bir yöne doğru adeta akıyordu..
Bilim insanının sunduğu raporda tüm galaksileri bilinmeyen ve görülemeyen bir güç yönlendiriyor diyordu…
Aslında biz bu gücün adını biliyoruz, sizde tahmin ediyorsanız lütfen yorumlara yazın…

Daha sonra karanlık akış teorisi üzerinde başka bilim insanları da inceleme yaptılar ve aynı sonucu elde ettiler. 2013 yılında Avrupa Uzay Araştırma Ajansı ESA’nın uzay aracı Planck bu konu ile ilgili araştırma yapmak için görevlendirildi. Ve ilginç bir sonuca ulaştı…

Karanlık Akış Teorisi doğruydu ve tüm galaksiler esrarengiz şekilde bilinmeyen bir güç tarafından ısrarla bir yöne doğru gönderiliyordu. İçerisinde onlarca, yüzlerce ve belki de binlerce yıldız, toz ve gaz bulutu bulunan bu galaksileri kim veya ney ısrarla bir yöne doğru gönderiyor olabilirdi ki ?Ancak daha sonra NASA’ya bağlı bilim insanları ortaya çıktı ve karanlık akış teorisini inkar ettiler…

Aslında Alexander Kashlnisky’de NASA’nın Goddard Uzay Uçuşları Merkezi’nde görevliydi… Yine NASA’ya bağlı bazı bilim insanları ise galaksileri gözlemlenebilir evrenin dışında olan başka bir evren kendine doğru çekiyordu… Aslında buna çoklu evren teorisi deniyordu… Lakin çoklu evren teorisi de kesin olarak ispatlanabilmiş değildi…

Dahası evrenin dışındaki galaksiler bizden ışıktan hızlı uzaklaşıyor; çünkü uzay ışıktan hızlı genişliyor. Yerçekimi ışık hızında yayıldığına göre başka bir evren nasıl olur da bizi mıknatıs gibi çekebilir? Bir diğer teoriye göre ise aslında gözlemlenemeyen bir karadelik vardı ve o kadar büyüktü ki bu karadelik, gözlemlenebilir tüm galaksileri kendine doğru çekiyordu… Açıklamaları ise ilginçti, Planck uzay aracı yanlış ölçüm yapmıştır diyerek konuyu kapattılar…

2015 yılında ise bilim insanı Kashlinsky araştırmasını genişletti ve klasörlerce kanıtla tekrar ortaya çıktı ve tüm delilleri sundu…

NASA başta olmak üzere pek çok uzay ajansı konuyu tam olarak kabul etmedi, onlara göre mutlaka fizik yasalarına nezdinde bir sebebi olmalıydı ve bilinmez bir güç diye bir şey olamazdı…

Keşfedilen bu bilinmeyen güç ise Kashlinsky’nin sunduğu sayısız rapora göre vardı ve bilimsel delillere dayanıyordu.

Ancak sadece kaynağı bilinmiyordu ve güç görülmüyordu… Ekibin hazırladığı sayısız rapor hiç bir zaman inkar edilemedi ve kabul edildi. İsmi karanlık akış teorisi olarak kaldı…

Bize göre ise tüm galaksilere hükmeden, onları bir yöne doğru yönlendiren Yasin Suresi 38 ve 40. ayetlerde söylediği gibi bir yörünge de akıp gitmelerini sağlayan tek güç Karanlık Akış teorisi değil Allah’tır…