Şeyh Şazeli Hazretleri kimdir?

admin
5 0

Şeyh Şazeli Hazretleri: Hayatı, Şazeliye Tarikatının Doğuşu ve Kuzey Afrika’daki Etkisi

Ebü’l-Hasan eş-Şâzelî (rahmetullahi aleyh), İslam dünyasının önemli mutasavvıflarından ve Şazeliye tarikatının kurucusudur. Derin manevi anlayışı, zikir metodolojisi ve Kuzey Afrika’daki kalıcı etkisiyle Şeyh Şazeli, tasavvuf tarihinde önemli bir yere sahiptir. Bu yazımızda, Şeyh Şazeli’nin hayatına, Şazeliye tarikatının doğuşuna, zikir anlayışına ve Kuzey Afrika’daki etkisine yakından bakacağız.

Şeyh Şazeli’nin Hayatı ve Manevi Yolculuğu

Şeyh Şazeli Hazretleri, 1196 (Hicri 593) yılında Tunus’un güneyindeki Gammara kasabasında doğmuştur. Asıl adı Ali b. Abdullah b. Abdülcebbâr el-Hasanî eş-Şâzelî’dir. “Şazeli” nisbesi, Tunus’un Şâzele kasabasından gelmektedir. Soyu Hz. Hasan’a (r.a.) dayanmaktadır.

İlk eğitimini doğduğu topraklarda alan Şeyh Şazeli, Kur’an-ı Kerim’i ezberlemiş ve temel dini ilimleri öğrenmiştir. Genç yaşta tasavvufa yönelmiş ve manevi arayışlara girmiştir. Bir rivayete göre, henüz genç bir delikanlıyken, Allah’tan kendisine yol göstermesi için dua ederken, kendisine “Ey Ali, sen ilim ve hikmet deryasına dalacaksın” şeklinde bir ilham gelmiştir.

Bu ilham üzerine Şeyh Şazeli, çeşitli bölgeleri dolaşarak dönemin önde gelen alim ve sufilerinden dersler almıştır. Özellikle Abdüsselam b. Meşiş el-Haseni ile karşılaşması, hayatının dönüm noktalarından biri olmuştur. Abdüsselam b. Meşiş, Şeyh Şazeli’yi manevi olarak yetiştirmiş ve ona tasavvuf yolunda rehberlik etmiştir. Abdüsselam b. Meşiş’in vefatından sonra Şeyh Şazeli, Mısır’a gitmiş ve burada uzun yıllar irşad faaliyetlerinde bulunmuştur.

Şazeliye Tarikatının Doğuşu ve Temel İlkeleri

Şeyh Şazeli Hazretleri, Mısır’da Şazeliye tarikatını kurmuştur. Şazeliye, diğer tarikatlardan farklı olarak, dünyadan el etek çekmeyi değil, dünya içinde Allah’ı zikretmeyi ve O’na yönelmeyi esas alır. Şazeliye tarikatının temel ilkeleri şunlardır:

  • Takva: Allah’tan korkmak ve O’nun emirlerine uymak.
  • İhlas: Amelleri yalnızca Allah rızası için yapmak.
  • Zühd: Dünyevi zevklere düşkün olmamak, dünyaya bağlanmamak.
  • Tevekkül: Allah’a güvenmek ve O’na dayanmak.
  • Rıza: Allah’ın takdirine razı olmak.

Şazeliye tarikatı, kolaylaştırıcı ve pratik bir tasavvuf anlayışını benimser. Tarikatın müntesipleri, günlük hayatlarını sürdürürken bir yandan da Allah’ı zikretmeye ve O’na yakınlaşmaya çalışırlar. Bu nedenle Şazeliye, özellikle şehirli ve çalışan insanlar arasında yaygınlaşmıştır.

Şeyh Şazeli’nin Zikir Anlayışı

Zikir, Şazeliye tarikatının temel uygulamalarından biridir. Şeyh Şazeli, zikrin kalbi temizlediğine, ruhu arındırdığına ve Allah’a yakınlaştırdığına inanmıştır. Şazeliye’de zikir, hem sözlü (cehri) hem de kalbi (hafi) olarak yapılabilir. Ancak Şeyh Şazeli, kalbi zikrin daha etkili olduğunu vurgulamıştır.

Şazeliye’de yaygın olarak kullanılan zikirler arasında “Lâ ilâhe illallah”, “Allah”, “Hu” gibi Allah’ın isimleri ve Kur’an-ı Kerim ayetleri yer alır. Zikir esnasında, zikreden kişi, kalbini Allah’a yöneltir, O’nu hatırlar ve O’nunla bütünleşmeye çalışır.

Şeyh Şazeli, zikrin sadece dil ile değil, kalp ile yapılması gerektiğini vurgulamıştır. Ona göre, zikir, kalbin Allah’a bağlanmasının ve O’nunla sürekli bir iletişim halinde olmasının bir yoludur. Bu nedenle Şazeliye’de zikir, sadece bir ritüel değil, aynı zamanda bir manevi deneyimdir.

Şeyh Şazeli’nin Kuzey Afrika’daki Etkisi

Şeyh Şazeli Hazretleri’nin vefatından sonra Şazeliye tarikatı, Kuzey Afrika’da hızla yayılmıştır. Özellikle Mısır, Tunus, Cezayir ve Fas gibi ülkelerde Şazeliye, önemli bir manevi ve kültürel etki yaratmıştır. Şazeliye tarikatı, Kuzey Afrika’da birçok medresenin, zaviyenin ve dergahın kurulmasına öncülük etmiştir. Bu kurumlar, İslam ilimlerinin yayılmasına, tasavvufi düşüncenin gelişmesine ve toplumun manevi olarak aydınlanmasına katkıda bulunmuştur.

Şazeliye tarikatı, Kuzey Afrika’da sadece manevi bir hareket olarak kalmamış, aynı zamanda sosyal ve siyasi hayatta da etkili olmuştur. Şazeli şeyhleri ve müritleri, toplumun sorunlarına çözüm bulmaya çalışmış, adaletin sağlanmasına ve zulmün önlenmesine katkıda bulunmuştur. Ayrıca Şazeliye, Kuzey Afrika’nın kültürel mirasının korunmasında ve geliştirilmesinde önemli bir rol oynamıştır.

Şeyh Şazeli’nin Mirası

Şeyh Şazeli Hazretleri, 1258 (Hicri 656) yılında Mısır’da vefat etmiştir. Kabri, Mısır’ın Humeytara bölgesindedir ve ziyaret yeri olarak kabul edilir. Şeyh Şazeli’nin vefatından sonra Şazeliye tarikatı, birçok kola ayrılmış ve farklı bölgelerde yayılmıştır. Ancak Şazeliye’nin temel ilkeleri ve zikir metodolojisi, tüm kollarda korunmuştur.

Şeyh Şazeli’nin mirası, günümüzde de yaşamaya devam etmektedir. Şazeliye tarikatı, dünyanın birçok ülkesinde müntesipleri olan, önemli bir tasavvufi harekettir. Şeyh Şazeli’nin öğretileri, tasavvufa ilgi duyanlar için bir ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Onun hayatı, zikir anlayışı ve Kuzey Afrika’daki etkisi, İslam düşüncesinin ve tasavvuf tarihinin önemli bir parçasıdır.

Sonuç

Şeyh Şazeli Hazretleri, Şazeliye tarikatının kurucusu ve İslam dünyasının önde gelen mutasavvıflarından biridir. Derin manevi anlayışı, zikir metodolojisi ve Kuzey Afrika’daki kalıcı etkisiyle Şeyh Şazeli, tasavvuf tarihinde önemli bir yere sahiptir. Onun hayatı, öğretileri ve mirası, günümüzde de yaşamaya devam etmektedir. Şeyh Şazeli’nin manevi yolculuğu, zikir anlayışı ve Kuzey Afrika’daki etkisi, tasavvufa ilgi duyanlar için bir ilham kaynağı olmaya devam edecektir.

Sen de Yorum Yap