Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî Hazretleri kimdir?

admin
444 0

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî Hazretleri: İskenderiye Tasavvufunun Parlayan Yıldızı

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî, tasavvuf tarihinde derin izler bırakmış, manevi ilmi ve irfanıyla gönüllere taht kurmuş mümtaz bir şahsiyettir. İskenderiye tasavvuf geleneğinin en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilen Ebu’l-Abbas el-Mürsî Hazretleri, hayatı boyunca sayısız müridi irşad etmiş, batınî ilimlerin derinliklerine vukufiyetiyle tanınmıştır. Bu yazımızda, Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî’nin hayatını, batınî eğitim metotlarını, zikir sırlarını ve İskenderiye tasavvuf geleneğindeki müstesna yerini detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.

Hayatı ve Kökenleri

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî, 616 Hicri (1219 Miladi) yılında İspanya’nın Murcia şehrinde dünyaya gelmiştir. Asıl adı Ahmed bin Ömer el-Ensari el-Mürsî’dir. Ailesi, Endülüs’ün önde gelen Arap ailelerinden birine mensuptur. Genç yaşta ilim tahsiline başlayan Ebu’l-Abbas el-Mürsî, Kur’an-ı Kerim’i ezberlemiş ve çeşitli dini ilimlerde derinleşmiştir. Ancak, onun asıl arayışı, zahiri ilimlerin ötesinde, batınî hakikatlere ulaşmaktı.

Bir rivayete göre, genç yaşta bir rüya görmüş ve bu rüyada kendisine Mısır’a gitmesi emredilmiştir. Bu rüya üzerine ailesini de alarak Mısır’a hicret etmiş ve İskenderiye şehrine yerleşmiştir. İskenderiye, o dönemde önemli bir ilim ve kültür merkeziydi ve tasavvufi düşüncenin de yaygın olduğu bir şehirdi.

Şeyh Ebu’l-Hasan eş-Şazeli ile Tanışması ve Tasavvufî Terbiyesi

Ebu’l-Abbas el-Mürsî’nin hayatının dönüm noktalarından biri, Şeyh Ebu’l-Hasan eş-Şazeli Hazretleri ile tanışmasıdır. Şeyh Şazeli, o dönemde Mısır’da büyük bir saygınlığa sahip olan bir mutasavvıftı ve Şazeliyye tarikatının kurucusuydu. Ebu’l-Abbas el-Mürsî, Şeyh Şazeli’nin sohbetlerine katılmış ve onun ilminden ve irfanından etkilenmiştir. Şeyh Şazeli, Ebu’l-Abbas el-Mürsî’deki potansiyeli görmüş ve onu manevi terbiyesi altına almıştır.

Ebu’l-Abbas el-Mürsî, Şeyh Şazeli’nin yanında uzun yıllar boyunca tasavvufî eğitim almıştır. Bu eğitim süresince, nefsinin terbiyesi, kalbinin temizlenmesi ve Allah’a yakınlaşma yolunda büyük mesafe katetmiştir. Şeyh Şazeli, Ebu’l-Abbas el-Mürsî’ye batınî ilimleri öğretmiş, zikir ve tefekkür metotlarını aktarmış ve onu manevi keşiflere yönlendirmiştir.

Batınî Eğitim Metotları ve Manevi Keşifler

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî, batınî eğitim metotlarına büyük önem vermiştir. Ona göre, insanın manevi olarak gelişmesi ve Allah’a yakınlaşması için sadece zahiri ilimler yeterli değildir. Batınî ilimler de öğrenilmeli ve uygulanmalıdır. Ebu’l-Abbas el-Mürsî’nin batınî eğitim metotları arasında şunlar öne çıkmaktadır:

  • Zikir: Allah’ı sürekli anmak ve O’nun isimlerini tekrar etmek, kalbin temizlenmesi ve Allah’a yakınlaşma için en önemli araçlardan biridir. Ebu’l-Abbas el-Mürsî, müridlerine zikri tavsiye etmiş ve zikrin sırlarını öğretmiştir.
  • Tefekkür: Allah’ın yarattığı varlıklar üzerinde düşünmek, O’nun kudretini ve azametini anlamak için önemlidir. Ebu’l-Abbas el-Mürsî, müridlerini tefekküre teşvik etmiş ve tefekkürün faydalarını anlatmıştır.
  • Murakabe: Kendini sürekli olarak Allah’ın huzurunda hissetmek ve O’nun tarafından görüldüğünü bilmek, insanın davranışlarını kontrol etmesine ve günahlardan uzak durmasına yardımcı olur. Ebu’l-Abbas el-Mürsî, müridlerine murakabeyi öğretmiş ve murakabenin önemini vurgulamıştır.
  • Riyazet: Nefsin isteklerini kısıtlamak ve dünya zevklerinden uzak durmak, kalbin temizlenmesi ve Allah’a yönelmek için gereklidir. Ebu’l-Abbas el-Mürsî, müridlerine riyazeti tavsiye etmiş ve riyazetin faydalarını anlatmıştır.

Ebu’l-Abbas el-Mürsî, bu metotları uygulayan müridlerinin manevi keşifler yaşadığına ve Allah’a yakınlaştığına şahit olmuştur. Onun müridleri arasında, keramet sahibi olan ve geleceği gören birçok kişi yetişmiştir.

Zikir Sırları

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî, zikrin sadece dil ile yapılan bir tekrar olmadığını, aynı zamanda kalbin de Allah’a yönelmesi gerektiğini vurgulamıştır. Ona göre, zikir, kalbin Allah’a açılan bir kapısıdır ve bu kapıdan geçerek Allah’a ulaşmak mümkündür. Ebu’l-Abbas el-Mürsî’nin zikir sırlarına dair bazı önemli vurguları şunlardır:

  • Zikrin Kalbi Temizlemesi: Zikir, kalpteki kötü düşünceleri ve nefsin isteklerini temizler. Kalp, zikir sayesinde nurlanır ve Allah’ın sevgisiyle dolar.
  • Zikrin Allah’a Yakınlaştırması: Zikir, insanı Allah’a yakınlaştırır ve O’nunla arasındaki bağı güçlendirir. Zikir sayesinde, insan, Allah’ın huzurunda olduğunu hisseder ve O’nunla konuşur gibi olur.
  • Zikrin Manevi Keşiflere Vesile Olması: Zikir, insanın manevi keşifler yaşamasına vesile olur. Zikir sayesinde, insan, gayb alemlerinden haberler alır ve Allah’ın sırlarını öğrenir.
  • Zikrin Şifa Vermesi: Zikir, insanın ruhsal ve bedensel hastalıklarına şifa verir. Zikir sayesinde, insan, huzur ve sükunete kavuşur ve dertlerinden kurtulur.

Ebu’l-Abbas el-Mürsî, müridlerine zikri sürekli yapmalarını ve zikrin sırlarını anlamaya çalışmalarını tavsiye etmiştir. Ona göre, zikir, insanın hayatının her anında olması gereken bir ibadettir.

İskenderiye Tasavvuf Geleneğindeki Yeri

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî, İskenderiye tasavvuf geleneğinin en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilir. O, Şeyh Ebu’l-Hasan eş-Şazeli’nin yolunu takip etmiş ve Şazeliyye tarikatının İskenderiye’de yayılmasında büyük rol oynamıştır. Ebu’l-Abbas el-Mürsî’nin İskenderiye tasavvuf geleneğine katkıları şunlardır:

  • Tasavvufi Düşüncenin Yayılması: Ebu’l-Abbas el-Mürsî, İskenderiye’de tasavvufi düşüncenin yayılmasında büyük rol oynamıştır. O, sohbetleri ve dersleriyle insanları tasavvufa yönlendirmiş ve onların manevi olarak gelişmelerine yardımcı olmuştur.
  • Şazeliyye Tarikatının Güçlenmesi: Ebu’l-Abbas el-Mürsî, Şazeliyye tarikatının İskenderiye’de güçlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. O, Şeyh Şazeli’nin öğretilerini yaymış ve Şazeliyye tarikatının mürid sayısının artmasına katkıda bulunmuştur.
  • Yeni Müridlerin Yetişmesi: Ebu’l-Abbas el-Mürsî, birçok mürid yetiştirmiştir. Onun müridleri arasında, önemli mutasavvıflar ve alimler yetişmiştir. Bu müridler, Ebu’l-Abbas el-Mürsî’nin öğretilerini yaymış ve tasavvufi düşüncenin devamlılığını sağlamışlardır.
  • Eserleriyle Tasavvufa Katkı Sağlaması: Ebu’l-Abbas el-Mürsî’nin tasavvufi düşüncelerini içeren birçok eseri bulunmaktadır. Bu eserler, tasavvufi düşüncenin anlaşılmasına ve yayılmasına katkı sağlamıştır.

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî Hazretleri, 686 Hicri (1287 Miladi) yılında İskenderiye’de vefat etmiştir. Kabri, İskenderiye’de bulunmaktadır ve ziyaret yeri olarak kabul edilmektedir. Onun hayatı ve öğretileri, günümüzde de tasavvuf yolunda ilerlemek isteyenler için bir ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.

Sonuç

Şeyh Ebu’l-Abbas el-Mürsî Hazretleri, hayatı boyunca insanları Allah’a yakınlaştırmaya adamış, batınî ilimlerin derinliklerine vukufiyetiyle tanınmış mümtaz bir şahsiyettir. Onun batınî eğitim metotları, zikir sırları ve İskenderiye tasavvuf geleneğindeki müstesna yeri, onu tasavvuf tarihinde unutulmaz bir figür haline getirmiştir. Onun öğretileri, günümüzde de tasavvuf yolunda ilerlemek isteyenler için bir rehber niteliğindedir.

Sen de Yorum Yap